Dil ve Edebiyat (64. Sayı)
Değerli Okuyucularımız!
Mevsimlerin gözdesi, güneşin ve yeşilin has arkadaşı ilkbahar, uzun bir ayrılıktan
sonra yine tüm güzelliğiyle seriliverdi önümüze… Kim ona ihtiyaç duymaktan vareste
kalabilir ki, hayat enerjimizi emip tüketen kış soğuğundan sonra? Artık ışıklı vakitler
gün gün uzayacak, kış soğuğundan kalma solgun renkler alabildiğine ışıyıp parlayacak,
ağaçlardan hüzün damlaları gibi dökülüp giden bronz rengin yerine şiir yazarcasına
yemyeşil bir yaprak örtüsü gelecek. İşte bahar bu! Salt tabiata değil, insan ruhuna salgıladığı
hayat enerjisiyle dünyayı yeni baştan heyecanla doldurmak baharın işi… Şairler
küskün yüreklerini terk edip coşkunun kanatlarında insanlığa yeni imgeler sunacak.
Hikâyecilerimiz, romancılarımız toplum hakkındaki kötümser yargılarından azade olup
hayatın kılcal damarlarında neşeyle, ümitle dolaşacaklar. Sanat ve kültür dünyamızın
kurşuni sayfalarında güler yüzlü temalar, iyimser yorumlar, ümit veren projeler yer
alacak.
Aslında böyle olsun istiyor yüreklerimiz. Polarize olmuş gün ışığı gibi tel tel renklerine
ayrılmış sosyal yapımızın tatlı bir bahar güneşi altında kendine gelmesini; gerginliklerin,
zıtlaşmaların huzur veren bir iklime mağlup olarak yüreklerimizi terk edip gitmesini
istiyoruz. Huzur, barış, sükûnet… Birbirinden ayrı kalmaya tahammülü olmayan bu
üçüz kardeşler hep bir arada olsun; çatışma, çekişme, kargaşa adlı düşman kardeşlere
fırsat çıkmasın istiyoruz. Bir bayrağın altında, kimsenin tek başına sahiplik iddia edemeyeceği
ortak bir vatanın kucağında, Hakk’a tapan bir milletin evlatları olarak istiklal
içinde yaşamak istiyoruz. Mutlu, güçlü ve sonuna kadar özgür bir ülkenin paydaşları
olmak; sosyal, kültürel, ekonomik ve etnik farklılıkların gönüllerde açtığı rahnelerin tamir
edildiği, siyasal karşıtlıkların oluşturduğu yapay ve yüzeysel yarıkların elbirliğiyle
doldurulup düzlendiği bir toplumsal yaşam istiyoruz. Güneş nasıl herkesin üzerine eşit
vuruyorsa, yağmur nasıl cömertlikte komşu bahçelere farklı davranmıyorsa, barış, kardeşlik,
huzur ve sükûnet de insanlarımızın yüreğini aynı yoğun hislerle ısıtsın istiyoruz.
Sanat ve edebiyat, hayatı güzelleştirmek için vardır. Sosyal hayatın diğer alanlarında
ortaya çıkan bütün olumsuzluklar, sanatın büyülü dokunuşlarıyla yumuşar, gerçekliğin
keskin köşeleri şiirsel bir zarafete, sertliğin ve nobranlığın kaskatı yaptığı kalpler tereyağı
kıvamında bir lezzet ve letafete kavuşur. Toplumsal iyilik hali, merhametin, affedip
geçmenin, öfkeleri yutmanın, yürekleri sarıp sarmalayan sulh ve salahın toplamından
ibarettir. Artık kalplerimize nisan yağmurlarını yağdırma zamanıdır. Yağmur damlaları
nasıl çiçeklerin yapraklarını kırmadan, dökmeden ıslatıyorsa; yağmur şıpırtıları nasıl
ilkbaharın huzur veren müzikalini seslendiriyorsa, kalemlerimiz de aynı duyarlılıkla toplumun
yüreğini titretecek sözcükler yazmalı, diller aynı güzellikte ezgilerle toplum barışını
terennüm etmeli.
İslam Önderi’nin “Ey Allah’ın kulları! Kardeş olunuz!” uyarısına kulak vererek yalandan,
riyadan, takiyyeden, iftiradan, bencillikten, hodgâmlıktan, hodbinlikten, kinden, nefretten,
hasetten, suizandan, huşunet ve kabalıktan uzak kalan bir toplumda, barış ve esenlik de
kapıdan, kapıdan giremezse bacadan, oradan da giremezse bedenlerimizin mesamatından
nüfuz ederek toplumu kuşatır, sarar sarmalar, huzur ve sükûnete gark eder.
Değerli Edebiyat Dostları!
Derginiz, ebedi güzelliği edebi güzelliklerle aramak, bulmak, paylaşmak için yayımlanıyor.
Bu güzel milletin kültür kodlarıyla oynamak, otantik değerlerini hiçe sayıp
hassasiyetleri irrite etmek asla güzelliği esas alan bir edebiyat dergisinin işi olamaz.
Dil ve Edebiyat derginiz, bu milletin evlatları olan sizlerin kültür, sanat ve edebiyat aynasındaki
aksinizdir. Milletimizin değerlerini olanca güzelliğiyle gösterebilmek için bu
aynayı parlatıyor, kendinizi bütün iç güzelliğiyle görebilmeniz için bu aynaya bakmanızı
istiyoruz.
Dergimiz bu sayısında da yine birçok şair ve yazarımızın güzel ürünlerine yer veriyor.
Şiirlerimizi, hikâyelerimizi, deneme ve makalelerimizi beğeneceğinizi umuyor, dergimizi
daha geniş bir okuyucu kitlesine tanıtmaya katkıda bulunmanızı rica ediyoruz.
Daha güzel bir dergide buluşmak dileğiyle…
Hüseyin ALTUNTAŞ