Dergi Detay

Dergi Resmi

Dil ve Edebiyat (21. Sayı)

Sevgili Dostlarımız,

 

Seyrimde bir şehre vardım,

Gördüm sarayı güldür gül.

Sultanının tâcı tahtı,

Bağı duvarı güldür gül.

Gül alırlar, gül satarlar,

Gülden terazi tutarlar.

Gülü gül ile tartarlar,

Çarşı pazar güldür gül.

Toprağı güldür, taşı gül

Kurusu güldür, yaşı gül

Has bahçenin içinde

Servi çınarı güldür gül.

Al gül ile kırmızı gül

Çift yetişmiş bin bahçede,

Bakışırlar hâre karşı

Hârı ezharı güldür gül. 

 

Kuran-ı Kerim’in indirildiği aydır Ramazan. O kitap ki Rabbin kullarına elçisiyle

buyurduğu emirle indirildi insanlığa… “Oku! Yaradan Rabbinin

adıyla oku!” Gül remizli peygamberim, ümmî olarak okuduğu Kur’an’ı

sosyal hayatın içine güzelliklerle sundu. Bu düsturlar işledikçe, kullandıkça

her taraf güllük gülistanlık oldu, onun için alınan ve satılan her şey gül kadar

güzel oldu; teraziler bir kökteki güller kadar dengeliydi, alınan da güldü, satılan da.

Alan da güldü, satan da… Güler yüzlü insanlar doldurdu her yanı. Bu gülistan bağına

(Ramazan ayına) bir de bayram geldi. Gülistandan güllerle gelenler, birbirlerine

güller verdiler. Rabbi “Oku!” demişti; gonca güller bülbül olup şakıdılar.

İslam dini öyle buyuruyor; “Müslüman güzel olmalıdır, Müslüman her işin en

güzelini yapmalıdır, Müslüman güzel yerlerde güzel yaşamalıdır, Müslüman güzel

söylemeli, güzel okumalıdır.” Evet, Müslüman Rabbinin emriyle okumalıdır; hem

de güzel okumalıdır, hem de çok okumalıdır. Gül kokulu bu güzel buyruğa rağmen

hâlâ okumamakta direnen bir toplumuz. Artık kitap okumamayı kadermiş gibi

göstermeyelim, bu cahilliği yok edelim, kıralım.

Her anı bir fırsat bilelim; her tesadüfü, okumak için şans sayalım; okuyalım.

Gelecek nesillerin de aynı durumlardan şikâyet etmemesi için onlara doğru olanı

anlatalım. Çok okumalarının, gelecekleri için bir hazine olacağını tatlı dille izah

edelim. Tatlı tatlı, güzel güzel konuşurken tatlı tatlı hediyeler verelim bayramda.

Bayram harçlıklarını unutmayalım; ama onlara tatlı tatlı, şeker tadında kitaplar da

armağan edelim. Kitaplar armağan edelim; çünkü onlar bugünün güzel çocukları,

geleceğin güzel insanları olacaklar.

Mevlana diyor ki; “Gündüz gibi ışıyıp durmayı istiyorsan, geceye benzeyen varlığını

yaka dur.”

Türk diline sevdalı tüm dostlarımızı, gülen yüzümüz güzel Türkçemizle buradan

selamlıyor; Ramazan bayramlarını kutluyorum…

Mehmet Kamil Berse

Editör